DOĞU Karadeniz Bölgesi’nde, 4 ilde yapılan yaban hayatı envanter çalışması sırasında sayılarında önceki yıllara oranla artış olduğu belirlenen ayılar tehlike oluşturmaya başladı.
DOĞU Karadeniz Bölgesi’nde, 4 ilde yapılan yaban hayatı envanter çalışması sırasında sayılarında önceki yıllara oranla artış olduğu belirlenen ayılar tehlike oluşturmaya başladı. Yerleşim yerlerine inen, arı kovanları ve tarım ürünlerine zarar veren ayılar, bölge halkını tedirgin ediyor. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Şağdan Başkaya, popülasyonu gittikçe artan ayılara karşı önlem alınmaması halinde ciddi zararlarla karşı karşıya kalınabileceğini belirtti.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 12’nci Bölge Müdürlüğü ekipleri Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun illerinde yaban hayatı envanter belirleme çalışması yaptı. Teknik ekiplerin sahada yaptığı çalışmada yaban hayatının yaşadığı sulak alanlar, sarp kayalıklar ile ormanlık alanlar gözlemlendi. Çalışmada ayı, çengel boynuzlu dağ keçisi, tilki, çakal, domuz türlerinde artış gözlendi. Bölgede özellikle ayı popülasyonunda yoğun artış olduğu belirlendi. Sayılarında artış tespit edilen ayılar insanlar için tehlike oluşturmaya da başladı. Yerleşim yerlerine inen, arı kovanları ve tarım ürünlerine zarar veren ayılar vatandaşları tedirgin ediyor. Ayılar son olarak Artvin’in Şavşat ilçesinde yiyecek bulmak için girdikleri 20 dolayında yayla evinİ tahrip ederek hasar verdi. Yerleşim yerlerine inen ayılar foto kapan, güvenlik kameraları ve cep telefonları kameralarına yansıdı.
‘KÖYLER AYILARA KALDI’
Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Şağdan Başkaya, bölgede popülasyonu artan ayılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ayı popülasyonunda artış gözlemlendiğini ifade eden Başkaya, “Ayı sayısının her geçen yıl katlanarak arttığını yaptığımız çalışmalarla görüyoruz. Türkiye’de orman köylü sayısının azaldığı bir gerçek, köyler boşaldı. İnsanlar köyden şehirlere göç etmeye çok önceden başladı. Hal böyle olunca da köylerimiz ayılara kaldı. Ayının doğada bir düşmanı yok. İnsandan sonra ayının düşmanı belki kurtlardır. Ayı çoğunlukla yavruladıktan sonra yavrusunu büyütebiliyor. Her büyüttüğünde de doğaya katılıyor, ayı popülasyonuna artı olarak ekleniyor” dedi.
‘TEDBİR ALINMALI’
Bölgede gittikçe artan ayı popülasyonuna gerekli önlemlerin alınmaması halinde ciddi zararlarla karşı karşıya kalınacağını kaydeden Başkaya, “Türkiye geneli için 2009 yılı sonrasında ayı saldırılarında günümüze kadar 21 kişi hayatını kaybetti, 93 kişi ise ciddi bir şekilde yaralandığı bir ülkede yaşıyoruz. Bunun yanı sıra ayı ile karşılaştığında hayatını kaybetmeyen, yaralanmayan ancak psikolojisi bozulan bir sürü insanımız da var. Travma geçiyorlar. Ayılarla aynı yaşam alanını paylaşıyoruz. Ayı popülasyonu gittikçe artıyor. Eğer önüne geçilemezse ciddi zararlarla karşı karşıya kalınacak” diye konuştu.
‘DOĞADA GÜRÜLTÜLÜ OLUNMALI’
Olası ayı saldırılarında panik yapılmaması ve doğada gürültülü olup grup halinde dolaşılması gerektiğini belirten Başkaya, şunları dedi: “Ayı ile karşılaşma noktasında saldırıdan korunmak için insanlara öğüt veremezsin. Yere yat, yaklaş sprey sık, ölü taklidi yap gibi. Ayıdan kaçamazsınız çünkü attan daha hızlı koşar, ağaca tırmanır, eğer tehdit sezerse sizi bir pençe ile öldürecektir. O yüzden ayı ile karşılaşmayı azaltmamız lazım. Olası karşılaşmada insanların panik yapmaması lazım. Sakin olmak gerekiyor. O esnada bir saldırı gelebilir. Kişi dağda ot, çiçek, mantar topluyor çömeliyor kalkıyor. Aynı noktada sabit duruyor. Yine ayı saldırısına maruz kalabilir. Kişinin doğada gürültülü olması gerekiyor. Ayı çıkma ihtimali olan bölgede gerek şarkı söyleyerek gerekse ıslık çalarak ses çıkartılması önemli. Tabi bunlar her zaman işe yarar diye bir şey söz konusu değil.”
61SAAT.COM