Trabzon Vali Vekili Nusret Şahin, TAGEM Genel Müdürü Özkan Kayacan, Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, TAGEM Genel Müdür Yardımcısı İlhan Aydın, SUMAE Müdürü Ercan Küçük ve ilgililer SUMAE bünyesinde yapımı devam eden Ulusal Su Ürünleri Gen Bankası ile Su ve Hayat Müzesi inşaatında incelemelerde bulundu.
Aydın, projelerle ilgili sinevizyon eşliğinde ilgililere bilgiler verdi.
TAGEM Genel Müdürü Kayacan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ulusal Su Ürünleri Gen Bankasının çok önemli bir proje olduğuna vurgu yaptı.
Dünyada eşi benzeri olmayan bir tesis yaptıklarını belirten Kayacan, “Bünyesinde 20 laboratuvar var. Bu laboratuvarlar önümüzdeki günlerde sadece Karadeniz’in değil tüm Türkiye’nin hatta tüm dünyanın balıkçılık araştırmaları noktasında bir merkez üssü haline gelecek. Yapmış olduğumuz çalışma ile tüm dünya balıkçılığında söz sahibi olacağımızı düşünüyoruz.” dedi.
Kayacan, özellikle genetik çalışmalara ağırlık verdiklerini aktararak şöyle devam etti:
“Gen Bankasını birkaç ay içinde bitirip açılışını yapacağız inşallah. Bundan sonradaki süreçte, uluslararası düzeyde bir araştırma enstitüsü olmanın yanında Trabzon’a veya Türkiye’ye gelen yerli ve yabancı turistlerin gezip görebileceği bir destinasyon alanı formatına da dönüştürüldü. Hem bilimsel çalışma hem de turizm destinasyonu noktasında insanlarımıza hizmet verecek bir tesis haline getiriyoruz.”
Temsili olarak bin mersin balığını denize bıraktıklarını belirten Kayacan, “Dünya üzerinde 27’den fazla türü bulunan mersin balıklarının ülkemizde 3 türü var. Bu türlerle ilgili çalışmaları enstitümüz yapıyor. 2002 yılından beri yapılan çalışmalar meyve verdi ve 2014 yılından beri arkadaşlarımız Karadeniz’e ve Karadeniz’e akan büyük nehirlere mersin balığı bırakıyor.” diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Zorluoğlu ise enstitüde çok farklı deneyimler yaşadıklarını dile getirerek, “Burası bilimsel anlamda Türkiye’nin su ürünleri genetik kaynaklarının tanımlanacağı, tescil edileceği ve korunacağı çok önemli bir merkez olacak. Dünyada sayılı yerlerden bir tanesi olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Tarihi çağlar ötesine dayanan bir tür olan mersin balığını temsili olarak Karadeniz’in serin sularına bıraktıklarını aktaran Zorluoğlu, şöyle devam etti:
“Çok dayanıklı bir balık. Umarım bıraktığımız balıklar uzun yıllar yaşarlar. Tabii burada insanların da bu balıkları denizde avlamamaları özel önem arz ediyor. Bunlar nesli tehlike altında olan balıklar. O nedenle mutlaka korunmaları gerekiyor. İnşallah burada yapılacak olan çalışmalarla sadece Mersin Balığı değil onunla birlikte kalkan balığı ve kırmızı benekli alabalık türlerinin hem nesilleri garanti altına alınıyor, hem de bunların inşallah denizlere bırakılmak suretiyle stoklarının rehabilite edilmesi sağlanıyor.”
Etkinlik sonunda sahile inen katılımcılar, mersin balıklarını denizle buluşturdu.